Thursday, April 19, 2012

legend... wait for it














...ary!

Sene 1989, yine felaket icmisim... Yok yok bu o hikayelerden degil zira 10 numara cocuğum daha o zamanlar! Bir tavşan dişliye aşığız, seviyoruz... Hatta musamerelerden birinde -hani tiyatro demedim musamere dedim ki cook eski bir hikaye anlatıyorum ya :)- o tavşan ben köpek olmuştum ki pek manidar geliyor su an ama o zamanlar lugatimiza girmemiş köpük olmak falan, gayet tatlı iki hayvan ve başrol hatta..
Neyse ben o sıralar Sam mi (hayat agaci) tavşan mı karar vermeye çalışıyorum, topac Kyle uzun lüle saclariyla bir adım onde, hadi onu geçtim Sam'in bacağına falan geliyorum.. Bu ask olmaz deyip yaşı yaşıma sınıfı sınıfıma uygun tavşanda karar kılıyorum. O sıralarda televizyonda diskoda moonwalking yapan heyecanlı bir arkadas söylediği sarkiyla zaten o sıra kısıtlı olan repertuarımıza giriş yapar.. Zaten bir bu bir de sealed with a kiss var jason donovan o zamanlar. Aklimda kalan kare hala çok canlı olarak, okuldan eve gelip çantayı atıp, kravatı gevşetip (evet ilkokul 4te kravat) yatağa atlar, gözlerimi tavana diker arada da camdan gökyüzüne bakıp baslardim söylemeye...
Bir effsaneyydii effsaneyydii..
Nedir bu tavşanlardan çektiğim yirmi sene sonra iki ş ile eşşek kadar olsam da...

P.S. Şarkının on sene sonra çekilen ikinci klibine yapılan bir yorum: "Hiçbir BMW bir Mercedes'i geçemez" !?
Allah kimseyi oksijensiz bırakmasın, ola ki bıraktı kendine yakın internete uzak tutsun..
Neyse ne dıyorduk biz.. Gozlerinde bulusup ellerine dokunmak..

P.S.2 Belki ikiyüz şarkı var hikayesi olan ama sabah buna denk geldik iste..


V01  V02


- Posted using BlogPress from my iPhone

No comments: